Toplumsal birliktelik

Toplumsal birliktelik

Güzel ve yaşanabilir, bizleri mutlu edebilecek haberlere nerde ise hasret kaldık. Hızlı gündem değişikliklerin yaşadığı ülkemizde insanlarımız müthiş bir enformasyon tehdidi ile karşı karşıya. Toplumsal birliktelik; Yaşanan sıkıntılara ortak duyarlılık geliştirilerek güçlenir. Dünya ölçeğinde bunun örneklerine rastlanabilir. Dayanışma içeriği doldurulduğunda çok anlamlı ve güçlü bir hal alır. ” Bir elin nesi var, iki elin sesi var ” sözü ile atalarımız birlikteliğin ve dayanışmanın önemini vurgulamışlardır. Birlikte yaşamanın gereği olan dayanışma ile insanlar yardımlaşmayı, birlikte iş yapmayı öğrenirler. Dayanışma sayesinde insanlar daha çabuk ve daha çok iş yapabilirler. Toplumsal dayanışma, farklı bireylerin, toplulukların ortak amaçlar doğrultusunda birbirlerine destek olma ve bir arada hareket etme durumunu ifade eder. Toplumsal dayanışma dünyanın her yerinde özellikle savaş, afet ve kriz zamanlarında hayati hale gelmektedir.  Birinci Dünya Savaşı sonucunda emperyalizmin işgaline uğrayan ülkemiz millî birlik ve dayanışma ruhu ile hareket ederek bağımsızlığına kavuşmuştur. Dünya ölçeğinde çok saygı ile karşılanan nadir örneklerdendir, Türk Kurtuluş Hareketi. Bugün bağımsız ve medeni bir ulus olmamızı, buna ve bu yönde büyük devrimler gerçekleştiren Mustafa Kemal ATATÜRK’e borçluyuz. Cumhuriyet’e onun kazanımlarına sâhip çıkmak hepimize düşen önemli görevler arasındadır.  Bir şeyin kıymeti onu kaybedince anlaşılır. Sağlığımız bozuluncaya kadar bekleyip, bozulması üzerine doktora koşmak yerine; sağlığımızı bozacak eylem ve davranışlardan uzak kalarak sağlığımızı koruyabileceğimiz unutulmamalıdır. Kimi değerler salt bir kişinin gücü ile korunmaz. Toplumsal Dayanışma ile korunabilir. Örneğin, çocuk istismarı, kadın cinayetleri, uyuşturucu bağımlılığı, v. s. gibi sorunlara karşı toplumsal bilinç ve dayanışma sorunların çözümünde toplumsal bilinç ve dayanışma çok önemlidir. Anayasa ile elde edilen hakların kullanılması ve korunmasında da dayanışma ve birliktelik ruhu çok önemlidirler. Bugün ülkemizde yaşanan birçok sıkıntılar, toplumsal birliktelik ve dayanışma ruhu ile aşılabilir. İçinde yaşadığımız ekonomik koşullar başta emekliler, çalışanlar olmak üzere halkmızın büyük çoğunluğunun yaşamını çok olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Ekonomik sorunların toplumsal ve ailevi sorunları tetiklediği haberleri hemen hemen hergünTV’ lerde ve radyo haberlerinde izlemekteyiz. Bu durumlar insanımızın psikolojisini bozduğu gibi yarınlara olan güven duygusunu olumsuz yönde etkilemektedir. Son yıllarda antidepresan ilaç kullanımının kat kat artması bu ifadeyi güçlendirmektedir. Ülkenin gelir kaynaklarının farklı ekonomik yapıdaki toplumsal kesimler arasında eşit ve hakkaniyet ölçülerde paylaştırılmaması toplumsal çöküşe davetiye çıkarmaktadır. Bu süreçte toplumsal birliktelik ve dayanışma ruhunun; Örselenen “Türk Aile Yapısını” az ölçüde olsada koruduğunu görmekteyiz. Bu bağlamda birçok emekli ve asgarî ücretli ailelerin kira ücretlerinin yüksekliği nedeniyle yakın aileleriyle aynı evi paylaştığı, oğlu veya kızından kira yardımı aldığı haberleri basına düşmektedir. Geçinme kaygıları toplumsal kırılganlıkları artırdığı gibi, değerler aşınmasına da yol açmaktadır. Ağır kış koşullarının yaşandığı günümüzde ihtiyacı olan insanlara el atmak önemli bir insanı görev olarak önümüzde durmaktadır. Bu itibarla yardımlaşma duygusunun toplumun tamamına yayılmasına da “sosyal (toplumsal) yardımlaşmayı ortaya çıkarır bu durum ülkemiz için çok önemlidir. Toplumsal dayanışma toplumun kurum ve kuruluşlarıyla ortak değerlerde birleşmesi ve birlikte hareket etmesidir ki bizi biz yapan dayanışma ve birliktelik ruhu ile kötü günleri geride bırakacağımıza yürekten inanıyorum. Bu duygularla tüm dostlarıma güzel bir hafta diliyorum. Güzel ve yaşanabilir, bizleri mutlu edebilecek haberlere nerde ise hasret kaldık. Hızlı gündem değişikliklerin yaşadığı ülkemizde insanlarımız müthiş bir enformasyon tehdidi ile karşı karşıya. Toplumsal birliktelik; Yaşanan sıkıntılara ortak duyarlılık geliştirilerek güçlenir. Dünya ölçeğinde bunun örneklerine rastlanabilir. Dayanışma içeriği doldurulduğunda çok anlamlı ve güçlü bir hal alır. ” Bir elin nesi var, iki elin sesi var ” sözü ile atalarımız birlikteliğin ve dayanışmanın önemini vurgulamışlardır. Birlikte yaşamanın gereği olan dayanışma ile insanlar yardımlaşmayı, birlikte iş yapmayı öğrenirler. Dayanışma sayesinde insanlar daha çabuk ve daha çok iş yapabilirler. Toplumsal dayanışma, farklı bireylerin, toplulukların ortak amaçlar doğrultusunda birbirlerine destek olma ve bir arada hareket etme durumunu ifade eder. Toplumsal dayanışma dünyanın her yerinde özellikle savaş, afet ve kriz zamanlarında hayati hale gelmektedir.  Birinci Dünya Savaşı sonucunda emperyalizmin işgaline uğrayan ülkemiz millî birlik ve dayanışma ruhu ile hareket ederek bağımsızlığına kavuşmuştur. Dünya ölçeğinde çok saygı ile karşılanan nadir örneklerdendir, Türk Kurtuluş Hareketi. Bugün bağımsız ve medeni bir ulus olmamızı, buna ve bu yönde büyük devrimler gerçekleştiren Mustafa Kemal ATATÜRK’e borçluyuz. Cumhuriyet’e onun kazanımlarına sâhip çıkmak hepimize düşen önemli görevler arasındadır.  Bir şeyin kıymeti onu kaybedince anlaşılır. Sağlığımız bozuluncaya kadar bekleyip, bozulması üzerine doktora koşmak yerine; sağlığımızı bozacak eylem ve davranışlardan uzak kalarak sağlığımızı koruyabileceğimiz unutulmamalıdır. Kimi değerler salt bir kişinin gücü ile korunmaz. Toplumsal Dayanışma ile korunabilir. Örneğin, çocuk istismarı, kadın cinayetleri, uyuşturucu bağımlılığı, v. s. gibi sorunlara karşı toplumsal bilinç ve dayanışma sorunların çözümünde toplumsal bilinç ve dayanışma çok önemlidir. Anayasa ile elde edilen hakların kullanılması ve korunmasında da dayanışma ve birliktelik ruhu çok önemlidirler. Bugün ülkemizde yaşanan birçok sıkıntılar, toplumsal birliktelik ve dayanışma ruhu ile aşılabilir. İçinde yaşadığımız ekonomik koşullar başta emekliler, çalışanlar olmak üzere halkımızın büyük çoğunluğunun yaşamını çok olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Ekonomik sorunların toplumsal ve ailevi sorunları tetiklediği haberleri hemen hemen her gün TV’ lerde ve radyo haberlerinde izlemekteyiz. Bu durumlar insanımızın psikolojisini bozduğu gibi yarınlara olan güven duygusunu olumsuz yönde etkilemektedir. Son yıllarda antidepresan ilaç kullanımının kat kat artması bu ifadeyi güçlendirmektedir. Ülkenin gelir kaynaklarının farklı ekonomik yapıdaki toplumsal kesimler arasında eşit ve hakkaniyet ölçülerde paylaştırılmaması toplumsal çöküşe davetiye çıkarmaktadır. Bu süreçte toplumsal birliktelik ve dayanışma  ruhunun; Örselenen “Türk Aile Yapısını” az ölçüde olsada koruduğunu görmekteyiz. Bu bağlamda birçok emekli ve asgarî ücretli ailelerin kira ücretlerinin yüksekliği nedeniyle yakın aileleriyle aynı evi paylaştığı, oğlu veya kızından kira yardımı aldığı haberleri basına düşmektedir. Geçinme kaygıları toplumsal kırılganlıkları artırdığı gibi, değerler aşınmasına da yol açmaktadır. Ağır kış koşullarının yaşandığı günümüzde ihtiyacı olan insanlara el atmak önemli bir insanı görev olarak önümüzde durmaktadır. Bu itibarla yardımlaşma duygusunun toplumun tamamına yayılmasına da “sosyal (toplumsal) yardımlaşmayı ortaya çıkarır bu durum ülkemiz için çok önemlidir. Toplumsal dayanışma toplumun kurum ve kuruluşlarıyla ortak değerlerde birleşmesi ve birlikte hareket etmesidir ki bizi biz yapan dayanışma ve birliktelik ruhu ile kötü günleri geride bırakacağımıza yürekten inanıyorum. Bu duygularla tüm dostlarıma güzel bir hafta sonu diliyorum.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version