OKULLARDA DENETİM

OKULLARDA DENETİM

OKULLARDA DENETİM
OKULLARDA DENETİM

Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmenlere yönelik sınıf içi denetim düzenlemesi Danıştay kararıyla iptal edildi. Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği’ndeki bazı hükümler hukuka aykırı bulundu. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 3 Mart tarihli ve Nisan ayı Tebliğler Dergisi’nde yayımlanan “Öğretmenlerin Sınıf İçi Etkinlikleri ve Öğretim Faaliyetlerinin İzlenmesi Yönergesi” iptal edildi. Söz konusu yönergeyle hem resmi hem de özel okullarda görev yapan öğretmenlerin sınıf içi faaliyetleri; okul müdürleri, zümre başkanları, danışman öğretmenler ve müfettişler tarafından denetlenebilecekti. Ancak Danıştay’da açılan dava sonucunda, öğretmenlerin ders denetimine ilişkin düzenlemeler hukuka aykırı bulunarak iptal edildi. 1739 Sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu’nun 56’ncı maddesinde eğitim öğretim hizmetinin Devlet adına yürütülmesinden, gözetim ve denetiminden Millî Eğitim Bakanlığının sorumlu olduğu belirtilmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığı ile Maarif Müfettişleri Başkanlıkları Yönetmeliğinde 2014 yılında yapılan değişiklik ile maarif müfettişlerinin ders esnasında denetim görevi yönetmelikten kaldırılmış olup öğretmenin ders esnasında denetimi okul müdürlerinin sorumluluğu haline getirilmişti. Ders denetimi, bir öğretim kurumunda öğretmenin öğrencisiyle karşı karşıya kaldığı öğretim sürecindeki hal ve davranışlarını gözlemlemek, ders öncesi ve ders sonrası yapılan çalışmaları incelemek ve değerlendirmek amacıyla yapılır (Taymaz, 1984). Türkiye’de 14.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6528 sayılı kanunla, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kurumlarda rehberlik, denetim, inceleme ve soruşturma görevini yürüten “maarif müfettişlerinin” sınıf/ders denetim görevi kaldırıldı. Sınıf/ders denetimi görevi maarif müfettişlerin en önemli görevi ve mesleğin sistemdeki varlık nedeni konumundaydı. Eğitim denetimi denince akla ilk gelen şey sınıf ve ders denetimidir. Çünkü eğitim öğretim faaliyetleri sınıflarda gerçekleştirilmekte ve bilgi üretimi merkezi sınıf ortamıdır. Maarif müfettişleri görevleri gereği, öğretim faaliyetlerinin ve öğretmenlerin niteliklerinin gelişmesine katkı sunarak öğrencinin öğrenmesini daha üst noktaya çıkarmakla görevlidir. Öğretimin ve öğretmenin niteliğini geliştirmede en önemli bilgi kaynağı bilgi üretiminin yapıldığı sınıflardır. Sınıflar izlenmeden öğretimin ve öğretmenin niteliği konusunda sağlıklı veri elde etmek güçtür. Bu uygulama ile sınıf/ders gözlemleri yapılmadan kurum denetimi ve evrak incelemesi ile sınıflardaki eğitim öğretim etkinlikleri konusunda bilgi elde edilmeye, bu bilgiye dayanarak eğitim öğretimde durum saptama, düzeltme ve geliştirme çalışmalarının sürdürülmesi hedeflenmektedir. Maarif müfettişleri Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı kurum ve personel ile ilgili inceleme, soruşturma, rehberlik, denetim gibi görevleri ifa etmektedirler. Tüm kurumlarda teftiş ve denetim sistemlerinin bağımsız özerk bir yapısı vardır. Müfettiş sorumlulukları çok çeşitlidir. Kurumlarda çalışan bütün personellerin görev ve sorumluluklarını denetleme yetkisine sahiptir. Yürütülen tüm işleri ve işleyişi de kontrol eder. Personel davranışlarının yönetmelik, yasa veya genelge gibi tüzüklere uygun olup olmadığını belirler. Eğitim Bir Sen söz konusu yönetmelik neticesinde öğretmenlerin büyük bir baskı altına girdiğini ifade etmişti. Çok kısa bir zaman diliminde öğretmenlere yapılacak olan teftişler neticesinde öğretmenlerin tüm meslek hayatını olumsuz olarak etkileyecek kararların verilmesine sebep olacak maddelerin bulunduğu gerekçesiyle ilgili yönetmelik belli maddelerinin iptal edilmesi için mahkemeye verilmişti. Bu başvuru sonucunda ise; Danıştay, Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği’nin Bazı Hükümlerini Geçersiz Saydı Danıştay, 1 Mart 2022 tarihli ve 31765 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği hakkında kritik bir karar verdi. Kararla birlikte şu hükümler yürürlükten kaldırıldı: Öğretmenlerin ders denetimine tabi tutulması, Eğitim kurumlarının öz değerlendirme yapma zorunluluğu, Eğitim müfettişlerinin özel hukuk gerçek ve tüzel kişilerinden her türlü bilgi ve belge talep edebilmesi.  Alınan karar, öğretmenler açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Bu durum  Öğretmenler İçin Ne Anlama Geliyor?.              Danıştay’ın iptal kararıyla birlikte öğretmenler artık doğrudan sınıf içi denetim uygulamasına tabi tutulmayacak. Eğitim sendikaları ve öğretmenler, kararın öğretmenlik mesleğinin bağımsızlığı açısından önemli bir kazanım olduğuna dikkat çekiyor. Ancak bu içi boş değerlendirmenin de iptali ve öğretmenlerin buna sevinmesi son derece düşündürücü. Bu durumda öğretmeni öğrencileri ile yüz yüze eğitim-öğretim rollerini tanrıdan başka kimse göremeyecek demektir. Bu karar o anlama geliyor. Zümre öğretmeni ve müdürün iş başında öğretmenin dersine girmesini yasaklıyor. Öz denetim neye göre yapılacak; hangi verilere göre yapılacak. Danıştay, Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği’nin Bazı Hükümlerini Geçersiz Sayması kimlerin ekmeğine yağ sürdü dersiniz, Basiretsiz, yeteneksiz tembel yönetici ve öğretmenin ekmeğine yağ sürerken aynı zamanda Türk Eğitim sistemine vurulan büyük bir darbedir. Başarılı olan kutumlar mutlaka sürekli denetim gören kurumlardır, mutlaka bu durumdan biran önce dönülmelidir. Son olarak “Kendine güvenen restorant sahibi müşterisine mutfağını gösterir”

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version