Bir Öğretmenin Öz Eleştirisi ve Yöneticilere sitemi

Bir Öğretmenin Öz Eleştirisi ve Yöneticilere sitemi

Emekli bir öğretmen arkadaşım, geçenlerde beni arada ve benim bu ülkeyi yönetenlere biraz sitemim var, benim yazımı bir zahmet yayınlarmısınız dedi, bende bir öğretmen ve eğitimci olarak arkadaşımın bu sitemine canı gönülden katıldığımı beyan ederek, yazıyı siz değerli okuyuculara sunuyorum. Gerisi size kalmış,

Değerli öğretmenim biz kendi kredimizi kendimiz tükettik. Siyasete alet olup kamplara bölündük. Hep emir alır durumda olduk, dik durmadık.  Siyasetçileri seçtik ama kendimizi koruyamadık. Sendikalar kurduk ama siyasilere teslim olduk. Hak aramak yerine siyasetçilere teslim olduk. Atatürk’ün verdiği değeri koruyamadık. Ön sıraları bizlere ayırmışken bu hakları onlara teslim edip gerilere kaydırıldık. Milli bayramlarda resmigeçitlerde marş adımlarıyla bizimle alakası bile olmayan muhtarların, müdürlerinin, posta müdürünün, karakol komutanın, mal müdürünün, belediye başkanının,  velhasıl protokol denilen kişilerin önünden geçirildik. Burada Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere milli eğitim müdürlüğü de dahil olarak sormak istiyorum öğretmenlik bu kadar mı değerlidir. En üst makamlardan Cumhurbaşkanından başlayarak başbakan, bakanlar, paşalar, müsteşarlar, genel müdürler, valiler, kaymakamlar, patronlar sizleri öğretmenler yetiştirmedi mi ? Söyler misiniz?

Sizlerin öğretmene bakışınız bu mu? Ha tabii ki suçlu siz değil biziz çünkü size değer vermeyi öğretememişiz. Birde biz değerimizi koruyamadık. Yapılan haksızlıklara karşı koymadık, hiç kimseye ağırlığınızı sezdiremedik böyle olunca da değerimizi elimizle kaybettik. Bizim içimizden çıkıp idareci durumuna geçenlerde aynı yanlışı yaptılar bir üstünlük kurmaya çalıştılar hala da devam etmektedir.

Biz bize değer vermedik ki değer bulalım. Atatürk milletvekili maaşı artırımı yapılacakken soruyorlar

-Paşam Öğretmen maaşları ne kadar olsun? diye

Paşa cevap veriyor “Beyler Milletvekili maaşları öğretmen maaşını geçmesin” diyor. Hani beyler bunu bana kim izah edebilir. Milletvekili öğretmenin beş altı katıdır.

Öğretmen geçim derdindedir. Öğretmen çağdaş, araştıran, yenilikçi olmalıdır ki bu ülke kalkınsın. Bunun için de ekonomik zorlukları olmamalıdır Öğretmenin toplumdaki imajı farklı olmalıdır saygınlık kazanmalıdır. Öğretmen siyasetten uzak öğreten olmalıdır. Öğretmen siyasete karışmamalı, kendini siyasete alet ettirmemelidir. Öğretmenler arasındaki adaletsizlik bir sınavla verilmemeli, kaldırılmalıdır. Yaptığı hizmete göre seneler içerisinde unvanlar verilmelidir.

Yukarıda yazdıklarımın hepsinin bir istek olduğu bilinmeli ve bu durum derhal düzeltilmelidir.

İyi dileklerimle saygılar

Hikmet TAŞÇI

Emekli Öğretmen

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version