MARS GEZEGENİ

MARS

            Mars, Güneş Sistemi’nin Güneş’ten itibâren dördüncü gezegenidir. Roma mitolojisindeki savaş tanrısı Mars’a ithâfen adlandırılmıştır. Yüzeyindeki yaygın demiroksitten dolayı kızılımsı bir görünüme sahip olduğu için Kızıl Gezegen de denir. İnce bir atmosferi olan Mars gerek Ay’daki gibi meteor kraterlerini, gerekse Dünya’daki gibi volkan, vadi, çöl ve kutup bölgelerini içeren çehresiyle bir yerbenzeri gezegendir. Ayrıca dönme periyodu ve mevsim dönemleri Dünya’nınkine çok benzer. 2 adet uydusu bulunmaktadır. Mars’taki Olimpos Dağı adı verilen dağ Güneş Sistemi’nde bilinen en yüksek dağ ve Marineris Vadisi adı verilen kanyon en büyük kanyondur. Ayrıca Haziran 2008’de Nature dergisinde yayımlanan üç makalede açıklandığı gibi, Mars’ın kuzey yarımküresinde 10.600 km. uzunluğunda ve 8.500 km. genişliğindeki dev bir meteor kraterinin varlığı saptanmıştır. Perseverance Rover, Mars’ta bulunan Jezero Krateri’nde organik bileşiklere dair kanıtlar buldu. Ancak kökenlerini doğrulamak için malzemeleri Dünya’ya gelmesi gerekiyor. Jezero Krateri’ni ilk keşfeden araç olan Perseverance Rover, Şubat 2021’den bu yana bölgeyi araştırıyor. Araştırmacılar, havzanın bir zamanlar içine akan bir nehirden bir delta da dahil olmak üzere eski bir göle ev sahipliği yaptığına inanılıyor. Burası Mars’ta yaşam kalıntılarını ortaya çıkarması en muhtemel bölgelerden biri olarak görülüyor. Jezero Krateri’nde organik moleküller karbon ve hidrojen atomları bulundu. Bunlar Dünya’da bildiğimiz yaşamın temel bileşenleri, ancak abiyolojik olarak da gelişebilirler. Genellikle bu bulgular yaşamın yapı taşları olarak düşünülüyor ve astrobiyologlar için oldukça heyecan verici bir ipucu olarak değerlendiriliyor. Keşif aracı, kaya yüzeylerindeki organik molekülleri ve mineralleri haritalayan bir araç kullanarak bu bulguları gözlemledi. Öyle ki krater tabanında gözlemlediği on hedefin tamamında organik maddeler bulundu. Londra merkezli astrobiyolog Joseph Razzell Hollis, Gizmodo’ya yaptığı açıklamada, “Sonuçlarımız, Kızıl Gezegen’in bir zamanlar organik madde bakımından zengin olduğu, esas olarak karbon ve hidrojenden oluşan bileşikler olduğu ve bu organik maddenin bir kısmının milyarlarca yıl sonra hala tespit edilebildiği yönündeki Mars’a yapılan önceki robotik görevlerin gözlemlerini destekliyor” dedi. “Her tespit, her gözlem bize Mars’ın tarihini ve geçmişte yaşamı destekleyip desteklemediğini anlamaya yaklaştıran biraz daha fazla bilgi veriyor” dedi. Araştırmacılar molekülleri gözlemlediklerine göre, kökenleri hakkında daha fazla sonuca varmak için Dünya’daki laboratuvarlarda incelemeler yapmaları gerekecek. Bu örnekler karasal laboratuvarlara gönderilirse, örnekleri incelemek için daha yüksek uzamsal çözünürlük ve çok daha fazla özgüllük ve hassasiyet olmak üzere daha çeşitli araçlar kullanılabilecek. Bu da araştırmacılara daha iyi fikirler verecek. Şimdiye kadar Dünya’da incelenen tek Mars kayaları meteoritlerdi. Dikkatlice saklanmış ve kirlenmeye karşı korunmuş sağlam Mars kayalarını incelemek, gezegen bilimi için paha biçilmez olacaktır.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top