Çoklu zekâ ve Öğretmen

Çoklu zekâ ve Öğretmen

Yaşadığımız çağda, insanoğlunun içinde var olduğu her alandaki eğilimler, hızla değişim göstermektedir. Bilim ve teknoloji alanındaki değişimler, eğitim alanını da yakından etkilemektedir. Eğitim alanını etkileyen bu yeni yönelimlerin başında, son zamanlarda adından en fazla bahsedilen teorilerden biri olan çoklu zekâ kuramı gelmektedir. Çoklu zekâ kuramı, insan zihnine açılan bir pencere olup, tüm çocukların sahip olduğu doğal güçlerinin, potansiyellerinin ve yeteneklerinin ortaya çıkarılması ve bunların geliştirilmesini sağlamaya çalışan çağdaş bir öğrenme kuramı ya da teorisidir. Burada dikkate alınması gereken temel nokta, çocuklarımızın eğitiminde telafisi mümkün olan ya da olmayan faktörler değil, onların eğitimlerini en etkili bir şekilde gerçekleştirmek için herkesin üzerine düşen görevi yapmasıdır. Buna göre insan çevresi ile kurduğu tüm iletişim ve etkileşimde farklı zekâ boyutlarını kullanmaktadır. Zekâ boyutları her insanda farklı farklı olabilmekte, Zekâ, zihnin öğrenme, öğrenilenden yararlanma, yeni durumlara uyabilme ve yeni çözüm yolları bulabilme yeteneğidir.  Her çocuğun benzersiz olduğu ve hepsinin okulda aynı öğrenme kapasitesine sahip olarak geldiği bu nedenle de hepsinin aynı yöntemle öğrenebileceği yaklaşımı ile yola çıkarsak, bir öğretmenin bütün öğrencilerini tanımadan, onların gereksinimleri ile örtüşecek bir öğretim planı yapamayacağı açıktır. Öğretmenler ve anne babalar çocukların farklı fiziksel, duygusal ve zihinsel gelişim düzeylerine sahip olduklarını bilmelidirler. Bu düzeyler genellikle kronolojik yaş ile uyumlu olmaz. (Filiz, 2003:1) Eğitim üzerine çalışmaların yoğunlaştığı XX. yüzyılda temel araştırma alanlarından birisi de zekâ ve buna bağlı öğretim etkinlikleri olmuştur. Howard Gardner tarafından geliştirilen çoklu zekâ kuramı, insanların sekiz farklı zekâ türüne sahip olabileceğini ileri sürüyor. Bu türleri; müziksel-ritmik, görsel-uzamsal, sözel-dilsel, bedensel-kinestetik, kişilerarası-sosyal, içsel ve doğacı-varoluşçu zekâ olarak sıralayabiliriz. Bu sekiz zekâ türü, kişilerin bilgileri farklı şekillerde işlediğini açıkça ortaya koyuyor.  Çoklu zekâ kuramı öğrenme ve pedagoji dünyasında devrim etkisi yarattı. Günümüzde de öğretmenlerin bazıları, sekiz zekâ tipi temel alınarak oluşturulmuş ders programları kullanıyor. Dersler, her bir öğrencinin öğrenme stili ile uyuşacak teknikler kullanılarak tasarlanıyor. Bu zekâ türlerini inceleyecek olursak; Müziksel-Ritmik zekâ; Bireyin müzikle, müziksel ve ritimsel formlarla kendini ifade edebilme, müzik ritimlerini algılayabilme yetenekleridir. Müzik için güçlü bir yetenekleri vardır ve genellikle müzikal kompozisyon ve performansta iyidirler. Görsel-uzamsal Zekâ; Bu alan görsel-uzamsal yargılar ve zihnin gözüyle görselleştirme yeteneğiyle baş eder. Bu zekâ türüne uygun olan meslekler, artis, tasarıcı ve mimarlık. Uzamsal zekâya sahip bir insanın yap-boz oyunlarında da iyi olduğu görülmektedir. Sözel-dilsel Zekâ; Bu alan kelimelerle konuşma veya yazma becerisiyle ilgilidir. Yüksek sözel/dilsel zekâya sahip insanlar için kelimeleri ve dilleri öğrenmek kolay gelir. Okuma, yazma, hikâyeler anlatma ve kelimeleri tarihleriyle birlikte hatırlamada iyidirler. Okumaya, not tutmaya, dersleri dinlemeye ve öğrendiklerini tartışmaya eğilimlidirler. Sözel/dilsel zekâya sahip kişiler yabancı dilleri çok kolay öğrenebilmektedir. Bedensel-kinestetik Zekâ; Bir ürünü ortaya koymak, bir problemi çözmek, kendini ve duygularını ifade edebilmek için vücudun bir bölümünü veya tamamını kullanabilme yeteneğidir. Kişilerarası-sosyal Zekâ; Bireyin çevresindeki kişilerin isteklerini, duygularını ve ihtiyaçlarını anlama, yorumlama ve kişilerle etkili iletişim kurabilme yeteneğidir. Bu nedenle çevrelerinde sevilirler. İçsel Zekâ; Kişinin kendisi hakkında sahip olduğu gerçek bilgi ve anlayış ile uyumlu davranışlar sergilemesi ve kendisini tanıma yeteneğidir. Bu zekâ alanı gelişmiş bireylerin kim olduklarını, olumlu ya da olumsuz yanlarını, hissettikleri duyguların nedenlerini belirler. Doğacı-varoluşçu Zekâ; Bazı çoklu zekâ kuramı savunucuları ruhsal veya dini zekâyı olası bir zekâ tipi olarak önerdi. Gardner ruhsal bir zekânın varlığını kabul etmese de, “varoluşsal” zekânın yararlı bir yapı olabileceğini belirtti. Varoluşsal zekânın hipotezleri ise eğitim araştırmacıları tarafından keşfedilmiştir. Sonsuz ve sonsuz küçüklükte duyusal verilerin ötesindeki soruların veya olguların üzerinde düşünme yeteneği. Bu zekâ türüne uygun kariyer veya meslek gruplarına şamanlar, rahipler, matematikçiler, fizikçiler, bilim insanları. Evren bilimcileri gibi. Mantıksal-Matematiksel Zekâ; Bu alan mantık, soyutlamalar, nedenleme, numaralar ve eleştirel düşünmeyle ilgilidir. Örneğin, kuram çarpma işlemini kolayca öğrenen bir çocuğun, bu görevde zorluk yaşayan bir çocuğa göre daha zeki olduğunu söylemez. Basit çarpma işlemlerinde uzmanlaşmak için zaman harcayan bir çocuk çarpma işlemini farklı bir yolla öğrenebilir Gardner IQ testlerinin sadece sözel ve mantıksal-matematiksel yetenekleri ölçtüğünü savunur. Çoklu zekâ, çevresel ve genetik etmenlerle birlikte insanı yorumlamaya dair yeni bir bakış açısıdır.  Buna göre insan çevresi ile kurduğu tüm iletişim ve etkileşimde farklı zekâ boyutlarını kullanmaktadır. Zekâ boyutları her insanda farklı farklı olabilmekte, bu zekâ boyutlarından bir ya da bir kaçı öne çıkabilmektedir. Bütün bunların ışığında öğretmenlerimizin üzerine düşen en önemli sorumluluk sınıflarındaki öğrencileri iyi gözlemleyerek yeteneklerini iyi bilmeleri ve öğrencilerin zekâ türüne göre eğitim programlarını yapmaları ve öğrencileri yetenekleri doğrultusunda yetiştirmeleri gereklidir. En geniş anlamda eğitimin amacı, öğrencilerdeki farklı ilgileri, ihtiyaçları ve yetenekleri ortaya çıkarmak ve onları sınıftaki öğrenme-öğretme sürecinin temelleri olarak kullanmaktır. Nitekim 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununda  da bireyler “ilgi, istidat ve kabiliyetleri doğrultusunda eğitilmelidir” görüşü vurgulanmaktadır.

“Eşit olmayan insanlara, eşit davranmaktan daha büyük eşitsizlik olamaz.”

( Thomas Jefferson.)

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top